MÜCERRET MEFHUM...
Türkçede, kendi öz malı olarak tek bir mücerret
mefhum yoktur.
Asağıdaki, hemen her lisanda mevcut mücerret
mefhumların Türkçe karsılığını arayınız:
Zaman, mekân, mesafe, zevk, sevk, mevzuu, merkez,
mihrak, gaye, mefkûre, din, Allah; ve
nâmütenâhîye kadar sayabiliriz. Mücerret
mefhumların hattâ basitlerinden ibaret olan bu
kelimelerden bir tanesini bile Türkçede
bulamazsınız. «Allah» adının hiçbir lisanda esi
bulunmaz hâs ve âlem ismi olması bir tarafa, ilâh
mânasına her dilde mevcut kelime bile
Türkçede yoktur. «Tanrı» kelimesi «tanyeri» nden
gelir ve mücerretlikle alâkasız,
putperestlikten kalma bir madde ismi olmaktan
ileriye geçemez. «Mevzuu» kelimesine
uydurulan «konu» ise «koymak» gibi kaba ve maddî
bir fiile dayanır. «Vazetmek» fiili
«koymak» değildir ve onun üstünde bir mânayı
(nüans – gamıza) belirticidir.
Neticede, sade ve mahdut madde isimlerine mahsus,
beserî tefekkür malzemesinden mahrum
bir lisan karsısında kalıyoruz. Hattâ «dil» bile
«lisan» kelimesine uymuyor da ağızdaki et
parçasından ibaret kalıyor.
NFK.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder