23 Mart 2012 Cuma

MÜCERRET MEFHUM...

MÜCERRET MEFHUM... 
Türkçede, kendi öz malı olarak tek bir mücerret mefhum yoktur.

Asağıdaki, hemen her lisanda mevcut mücerret mefhumların Türkçe karsılığını arayınız:

Zaman, mekân, mesafe, zevk, sevk, mevzuu, merkez, mihrak, gaye, mefkûre, din, Allah; ve

nâmütenâhîye kadar sayabiliriz. Mücerret mefhumların hattâ basitlerinden ibaret olan bu

kelimelerden bir tanesini bile Türkçede bulamazsınız. «Allah» adının hiçbir lisanda esi

bulunmaz hâs ve âlem ismi olması bir tarafa, ilâh mânasına her dilde mevcut kelime bile

Türkçede yoktur. «Tanrı» kelimesi «tanyeri» nden gelir ve mücerretlikle alâkasız,

putperestlikten kalma bir madde ismi olmaktan ileriye geçemez. «Mevzuu» kelimesine

uydurulan «konu» ise «koymak» gibi kaba ve maddî bir fiile dayanır. «Vazetmek» fiili

«koymak» değildir ve onun üstünde bir mânayı (nüans – gamıza) belirticidir.

Neticede, sade ve mahdut madde isimlerine mahsus, beserî tefekkür malzemesinden mahrum

bir lisan karsısında kalıyoruz. Hattâ «dil» bile «lisan» kelimesine uymuyor da ağızdaki et

parçasından ibaret kalıyor.


NFK.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder